Gururdan gözlerim doluyor dünden beri.. Hayal bile etmediğimiz, daha 1 hafta önce bir sohbet esnasında “bu ülkeye dair umudumuz kalmadı artık” diye serzenişte bulunduğumuz noktadayken, dün gece inanılmaz bir uyanış oldu..
Gezi Parkı, artık asla sadece bir park değildir, olmayacaktır! Burası Türk halkının uykusuna, uyuşmuşluğuna ve umursamazlığına son verdiği direnişin sembolüdür artık…
Akşam Harbiye’den yürürken, o kalabalıkla birlikte alkışlarken, tezahürat yaparken, tepemizde polis helikopterinin ışığını görürken, havadaki gaz kokusunu genzimde hissederken mutlu oldum, gurur duydum ve bunca haksızlığa, adaletsizliğe karşı biriken tüm zehri akıtmaya vesile olan Gezi Parkı’na teşekkür ettim içimden.
Çok daha önce yapılmalıydı, yıllar önce başlamalıydı aslında bu direniş…Ben şuna üzülüyorum şimdi; madem bu şekilde birleşebiliyorduk, tüm bu haksızlıklara sesimizi çıkarabiliyorduk da, neden bunca senedir bir sürü olay cevapsız, tepkisiz kaldı ? Neden onlarda da dökülmedik sokağa ? Belki de her şeyin gerçekten bir zamanı var, doğanın da kendi kanunları olduğu gibi ve nasıl suyun önüne engel koyulamazsa; biz de “kükremiş sel gibi bendimizi çiğner aşarız” işte böyle…
Bu nasıl bir hükümet ki, kendi halkına işkence yöntemleri uygulayabiliyor, gaz sıkıyor, tazyikli su ile tehlike yaratıyor, insanların, çocukların, bebeklerin canlarına kast ediyor ? Aklım almıyor artık bu olanları.. Umuyorum ki güzel günler bizleri bekliyordur artık…